Halklara rağmen Bağdat bombalanıyor!
Emperyalist savaşa hayır!

Bugün sabaha karşı Bağdat’a düşen ilk bombalarla ABD-İngiltere önderliğindeki emperyalist koalisyon Irak’a resmen savaş açtı.

Dünya halkları bu savaşa karşı! En son 15 Şubat’ta bir dizi dünya kentinde onmilyonlar sokağa dökülerek savaş istemediklerini haykırdılar. Savaşın başlamış olduğu şu anda da Londra’da, Barcelona’da, Roma’da, Berlin’de ve daha dünyanın bir dizi yerinde kitleler savaşın derhal durdurulması istemiyle gösteriler düzenliyor. Başını ABD’nin çektiği emperyalist saldırganlar ama hem kendi halklarının, hem de dünya halklarının büyük çoğunluğunun iradesini hiçe sayıyor ve bombardımanlarına devam ediyorlar.

Emperyalist saldırganlığı haklı çıkarmak için yürütülen tüm propagandalara rağmen, dünya halkları bu savaşın ardında yatanın emperyalist çıkarlar olduğunu seziyor! Irak halklarının faşist Saddam rejiminden kurtarılması değil, Ortadoğu’da tam emperyalist egemenliğin sağlanmasıdır sözkonusu olan. Şimdi savaşa karşı tutum alan Almanya, Fransa, Rusya emperyalistlerinin tavrını belirleyen de “barışseverlik” değil, aynı emperyalist çıkarlardır. Bunların “barış güvercini” rolünü oynamaya kalkışması büyük bir sahtek?rlıktır. Onların savaş karşıtı olmasının nedeni ne Irak halklarını düşünmeleri ne de kendi halklarının iradesine boyun eğmeleridir. Onlar sadece ve sadece kendi emperyalist çıkarlarını düşünmekte, ABD emperyalizminin dünyaya tek başına egemen olma isteğine karşı tavır geliştirmektedirler.

Faşist Türk Devleti de bu savaşta taraf!

Başından beri ABD’nin yanında bu savaşta yeralmanın kendi çıkarlarına olacağı hesaplarını yapan ve sıkı pazarlıklara girişen Türk egemen sınıfları ilk hamlede meclisten geçiremedikleri “Tezkere”yi –yapmak zorunda kaldıkları değişikliklerle– son dakikada kabul ettirdiler. Şimdi artık formalite tamamlandı ve zaten içinde, göbeğinde oldukları savaşa “meclis onayı”nı da aldılar. Böylece faşist Türk ordusunun “Kuzey Cephesi”ni açmasının zemini hazırlanmış oldu. TC ordusu halihazırda Kuzey Irak’ta 30 bin asker bulunduruyor, tezkerenin çıkmasının hemen ardından Kuzey Irak sınırına 10 bin asker daha sevkedildiği açıklandı. Bu savaş Kuzey Kürdistan’ı işgal altında bulunduran Türk hakim sınıflarının Güney Kürdistan’ı da işgal etme, Musul-Kerkük petrollerine konma arzularını yeniden kamçılıyor. Bu hayalleri gerçekleşmeyecek olsa bile en azından Kuzey Irak’ta kendi çıkarlarını tehdit edecek olan bir Kürt devletinin oluşmasını engellemeye çalışıyor, bir yandan da bunun pazarlıklarını yürütüyorlar.

Türkiye halkları bu savaşa karşı. Fakat Türk hakim sınıfları halklara rağmen ve tamamen kendi çıkarları için Türkiye halklarını bu savaşa sürüyorlar. Türkiye halklarının, işçilerin ve emekçilerin bu savaştan hiçbir çıkarı yoktur. Türk hakim sınıflarının “milli çıkarlarımız” dediği sadece ve sadece kendi çıkarlarıdır. Onların çıkarları için ölmeye ve öldürmeye hayır!

Emperyalizm olduğu sürece emperyalist gerici savaşların kaçınılmaz olduğu bilinciyle bugün dünyanın her yanından, tek ağızdan haykırılması gereken şiar şu olmalıdır:

EMPERYALİZME HAYIR! EMPERYALİST SAVAŞA HAYIR!

Emperyalistlerin ve gericilerin çıkarları uğruna halkların birbirine kırdırılmasını engellemenin bir tek yolu vardır: Silahları gerçek düşmanlara, kendi ülkelerimizdeki egemenlere çevirmek, devrimlerle emperyalizmi ve dünya gericiliğini tarihin çöplüğüne gömmek. Tek gerçek çözüm budur! Irak savaşı sona erse de, emperyalizm ve dünya gericiliği yaşadığı sürece dünya yüzünden savaşlar eksik olmayacak, emperyalistler saldırmak için hep yeni hedefler bulacaktır! Tarih bunun tanığıdır.

İşçi ve emekçilerin uğrunda savaşmaya değer bir tek savaşı vardır: Bu savaş sınıf savaşıdır.

Er ya geçɠişçiler ve emekçiler, sınıf savaşımıyla k?rlarından başka birşey düşünmeyen egemen sınıfların iktidarını yerle bir edecek, işçilerin-emekçilerin kendi iktidarını kuracaklardır! Dünyayı baskıdan, sömürüden ve savaşlardan arındırmanın yolu budur!

Kahrolsun emperyalizm!

Yaşasın devrim ve sosyalizm!

20.3.03

Bolşevik Parti
Kuzey Kürdistan-Türkiye